İçmeler, Bodrum 2002

​
​
Ortayaş sendromu denilen karmaşık yaş dönemi! Balık tutmayı bile bilmeyen biriydim! Hayatım yalnızca iş ve ev arasında sınırlıydı. Neyse ki, Bodrum'da denizin önünde 3 adet ev tasarlama şansına nail olmuştum! Git gel, gün batımını seyredip, rakı içe içe denizin üstünde de gidip gelebilecek bir araç isteği hasıl oldu.
​
Erdem Kaptan sağolsun, beni Kıvırcık ile tanıştırdı!  Mimar olmamın verdiği güven ile Kıvırcık'a kayığı birlikte yaparız demek gafında bulundum!  O da bana "hele bi dur" dedi! Daha kayığın uzunluğunu bile bilmediğim bir yolcuğa başlamıştım.  "Hele bi kuralım bakalım ne çıkcak?" diyordu Kıvırcık...
8 metre boyunda "acaip" orsa çeken, süper yarışçı bir tirhandil doğmaktaydı. Yapımının 10. ayı gibi de "Hele bi suya atalım gayığı, Bodrum Cup'a da bi girdiğinde, gıçına zift sürülmüş gibi olursun!" demişti Kıvırcık, ilk önceleri pek anlamamıştım!

Şimdi anladım! 2018'de16 yaşına geldi Cocotte! 

"Yasu"!

Bodrum'un yerel insanları için "Bodrumkap", milat gibi olmuş! Yarıştan evvel, Yarıştan sonra diye konuşuluyor! Farkında olmayan "ben" hariç herkes haklıymış!

Şanslı bir adamım, Cocotte,  Kıvırcık gibi bir dost kazanmanın yanında başta sevgili Haver ve ailesi olmak üzere, Bodrum'un yelkenci ruhuna sahip denizci dostlar tanımama sebeb oldu. Ama belki de en önemlisi, Bodrum'un yüzlerce yıllık, süngerci kayığı Tirhandil'e hak ettiği mücadeleci kişiliğinin, yelken sporuna olan yatkınlığının hatırlanmasına, az da olsa bir katkısı oldu. Ve tabii ki, benim doğaya olan saygım bin kez daha arttı!
​
Poseidon'a sevgilerimle....
​
​
​